Hepimizin bildiği üzere bu ay Earth Month, yani Dünya Ayı. Dünyamızı kutladığımız bu ayda biz de, dünyamızın korunmasına katkı sağlamayı amaçlayan inisiyatiflerden, doğamız hakkında kitaplara, belgesellerden projelere birçok farklı girişime yer vermek istiyoruz.
Öncelikle Earth Month’ın tanımından başlamak isteriz. Her yıl dünya çapında 22 Nisan’da kutlanan Dünya Günü ve Nisan ayı boyunca kutlanan Dünya Ayı, her yıl bir milyardan fazla insanın katıldığı dünyanın en büyük sivil etkinliği olarak tanımlanıyor. Çeşitli etkinlikler, dijital araçlar ve girişimler aracılığıyla çevre bilinci ve farkındalığını artırmayı, değişime ilham vermeyi, doğayla daha derin bir bağ kurmayı, olağanüstü gezegenimizi onurlandırmayı ve kutlamayı, küresel ısınmaya dikkat çekmeyi ve sürdürülebilirliğin önemini vurgulamayı amaçlamaktadır.
İlki 22 Nisan 1970’te ABD’de ülkenin çevre sorunları ve çevre adaleti konusunda farkındalık yaratmak amacıyla düzenlenen bir hareket olan Earth Day (Dünya Günü), kirliliğin ekolojik ve insan sağlığı üzerindeki etkisi konusunda ülke genelinde kamuoyunun farkındalığını artırmakta başarılı oldu ve hükümeti harekete geçmeye teşvik etti. Sonrasında tüm dünyaya yayılan ve birçok ülkede bu alanda sayısız hukuki gelişmeye katkıda bulunan bu hareket, tüm dünyada Nisan ayı boyunca ve 22 Nisan gününde gerçekleşmektedir.
Etkinliğin her yıl yeni bir teması oluyor ve bu senenin teması Planet vs. Plastics (Gezegen Plastiklere Karşı). Bu yıl, plastiğin ve mikroplastiklerin sağlık riskleri konusunda farkındalığın artırılması, tüm tek kullanımlık plastiklerin hızla kullanımdan kaldırılması, plastik kirliliğine ilişkin güçlü bir Birleşmiş Milletler anlaşmasının acilen yürürlüğe alınması ve hızlı modaya son verilmesi çağrısında bulunuluyor ve gelecek nesiller için plastiksiz bir gezegen inşa edilmesine katkıda bulunmaya çağrı yapılıyor.
Takip Edilebilecek Girişimler
Ecording to Nature
Ecording; küresel iklim krizine karşı sürdürülebilir, inovatif ve teknolojik çözümler geliştiren bir sosyal girişim. 2017’de temelleri atılan Ecording, kelebek etkisi ile değişimin ve etkinin oluşturabileceği çözümleri, yenilikçi teknolojilerle ulaştırmayı ve teknolojinin gücünü kullanarak dünyadaki iklim krizi mücadelesine destek vermeyi amaçlıyor.
Kuruluş, global ve Türk birçok büyük markaya küresel iklim krizine karşı geliştirdikleri teknolojik çözümler sağlayarak markaların sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmalarını destekliyor. İklim krizi mücadelesini günlük rutinlere entegre ederek, doğayla uyumlu ve inovatif dönüşümler gerçekleştirmeyi hedefliyor.
Zeero Doğal Temizlik Ürünleri
Türk bir marka olan ve ürünlerini de Türkiye’de üreten Zeero, doğal içerikli temizlik ürünleri alanında tanınan bir girişim. Bitkisel kaynaklı ve sürdürülebilir temizlik ürünleri üreten girişim, ürünlerini yeniden doldurulabilir, tek kullanımlık plastik ambalaj içermeyen yenilikçi formlarda sunuyor. Evden ofise, mutfaktan banyoya birçok alanda kullanılabilen geniş ürün yelpazesiyle Zeero, sürdürülebilirlik için en sevdiğimiz ve ekipçe kullandığımız markalardan biri.
Okunabilecek Kitaplar
Silent Spring
Silent Spring (Sessiz Bahar), Rachel Carson’un yazarı olduğu, büyük takipçi kitlesine sahip bir çevre bilimi kitabı. 1962’de yayınlanan kitap, 2. Dünya Savaşı sırasında kullanılan bir tür pestisitin gelişigüzel kullanılmasının neden olduğu çevresel zararı belgeledi ve çevresel kaygıları Amerikan kamuoyuna taşıdı. Kitap, kimya şirketlerinin şiddetli muhalefetiyle karşılandı, ancak kamuoyunu etkiledi ve ABD pestisit politikasının tersine dönmesine, tarımsal kullanımlar için DDT’nin ülke çapında yasaklanmasına ve Çevre Koruma Ajansı’nın kurulmasını sağlayan bir çevre hareketine yol açtı. 2006 yılında kitap, Discover dergisinin editörleri tarafından tüm zamanların en iyi 25 bilim kitabından biri seçildi. Bu alandaki en çok ses getiren ve kült statüse erişmiş eserlerden biri olan bu kitabı, çevre bilinciyle ilgilenen herkese öneriyoruz.
The Botany of Desire
The Botany of Desire: A Plant’s-Eye View of the World (Arzunun Botaniği: Bir Elmanın Sizi Kullandığını Düşündünüz Mü Hiç?), gazeteci Michael Pollan’ın 2001 yılında yazdığı bir kitap. Pollan, bitkileri seçici olarak yetiştirme, üretme ve genetik mühendisliği yapma biçimimize yansıyan dört tür insan arzusunu yansıtan çalışmalar sunuyor. İnsan doğa ilişkisi üzerine yazılmış en etkileyici kitaplardan biri olarak kabul edilen Arzunun Botaniği’nde Michael Pollan, insanlarla evcilleşmiş bitkiler arasındaki çıkar temelli ilişkiyi büyüleyici bir şekilde sergiliyor ve insanı, dünyadaki yaşam ağının içine geri yerleştirmeyi amaçlayan bir hikaye sunuyor. Kitabın dört bölümünün her biri farklı bir bitkiyi ve tarihsel olarak bu bitkinin yetiştirilişine karşılık gelen insan arzusunu tartışıyor: tatlılık için elma; güzellik için lale; sarhoşluk için kenevir; ve kontrol için patates.
The Uninhabitable Earth
The Uninhabitable Earth: Life After Warming (Yaşanmaz Bir Dünya: Isınma Sonrasında Hayat) David Wallace-Wells’in küresel ısınmanın sonuçlarını konu alan 2019 tarihli kitabı. Wallace-Wells kitapta meşhur New York Magazine makalesini daha ayrıntılı bir şekilde ortaya koyuyor ve gelecekteki tahmin edilen sıcaklık aralıklarından oluşan yelpazede Dünya’nın geleceği için çeşitli olasılıklara dair tartışmaları bir araya getiriyor. Wallace-Wells, aktif müdahaleyle bile iklim değişikliğinin etkilerinin birçok alanda yıkıcı etkileri olacağını savunuyor: yükselen deniz seviyeleri, aşırı hava olayları, salgınları, yangınlar, kurak, kıtlık, depremler, volkanik patlamalar, seller, ve diğer felaketlerin yanı sıra jeopolitik çatışmaların artması. Kitap, dünyada gelecekteki yaşamın dramatik tasvirleri nedeniyle hem övüldü hem de eleştirildi fakat yıllar zarfında büyük bir takipçi kitlesine sahip oldu ve alanında çığır açan eserlerden biri olarak kabul edildi.
İzlenebilecek Belgeseller
Encounters at the End of The World
Encounters at the End of The World (Dünyanın Sonunda Buluşma), Werner Herzog’un Antarktika’da yaşayan insanlar hakkındaki 2007 yapımı Amerikan belgesel filmi. Kendine has, alışılmışın dışında tarzıyla tanınan film yapımcısı Werner Herzog ve görüntü yönetmeni Peter Zeitlinger, orada yaşayan ve çalışan insanlarla tanışmak ve kıtanın doğasıyla benzersiz bölgelerini görüntülemek için Antarktika’ya gidiyor. Herzog, anlatımında bu filmin “tüylü penguenleri” konu alan tipik bir Antarktika filmi olmadığını, bunun yerine insanların ve bölgenin doğasına dair hayallerini sahneye koyuyor. 2008’de gösterime giren belgesel, 81. Akademi Ödülleri’nde En İyi Belgesel dalında aday gösterildi.
Nereden izlenebilir: Youtube
David Attenborough: A Life on Our Planet
David Attenborough: A Life on Our Planet (David Attenborough: Gezegenimizden Bir Yaşam) yayınlanmış en popüler doğa belgesellerinden biri. Emmy ödüllü İngiliz yayıncı, biyolog, doğa tarihçisi ve yazar David Attenborough, Gezegenimizden Bir Yaşam belgeselinde doğanın harikalarına ekrana taşımak, tabiat alanlarının kaybının yasını tutmak ve gelecek için bir vizyon sunmak üzere kendi hayatını ve Dünya’nın evrimsel tarihini anlatıyor. 93 yılı boyunca dünyadaki her kıtayı ziyaret eden Attenborough, gezegenin en vahşi yerlerini keşfetmiş ve yaşayan dünyayı tüm çeşitliliği ve harikasıyla belgelemiş olma şansına sahip. Attenborough, yaşamı boyunca insanlığın doğa üzerindeki etkisinin anıtsal boyutunu da ilk elden görmüş ve bu eşsiz belgesel onun gezegenimiz ve doğamıza tam anlamıyla tanıklığını niteliğinde.
Nereden izlenebilir: Netflix
Şimdiyse sıra bizde. Küçük adımlarla da olsa çevre bilincine, sürdürülebilirliğe ve doğa farkındalığına tüm ekip olarak önem veriyor ve bu alandaki uygulamalara markamız ve ofislerimizde yer vermeye çalışıyoruz. 2024 itibariyle web sitemizden alınan ürünlerin gönderim aşamasındaki paketlemesinde kullandığımız balonlu naylonları, geri dönüştürülmüş kartondan üretilen kabartmalı paketleme kağıtlarıyla değiştirdik. Ofisimizdeki temizlik ürünlerini kendi kabı içerisinde yeniden doldurulabilen ve böylece plastik atığın önüne geçen, doğal içerikli ürünlerle değiştirdik. Ek olarak, plastik su şişelerin sebep olduğu plastik atığını engellemek adına ofislerimizde uzun yıllardır arıtma içme suyu kullanıyoruz.
Mümkün olan her alanda yapılabilecek küçük değişikliklere önem veriyoruz ve Earth Month da, küçük adımların birleşerek nasıl büyük değişimler getirebildiğinin adeta bir kanıtı. Sizi de bize katılmaya ve dünyamızı bir gün değil, her gün kutlamaya davet ediyoruz.